The Star Named EOS incelemesi

The Star Named EOS, Silver Lining Studi isimli oyun geliştirme ekibinin en yeni projesi ve tıpkı kendisinden önceki Behind the Frame: The Finest Scenery gibi bu oyun da panoramik sahnelerde geçen bulmacalar arasında sanat ve bağlantı üzerine çok kişisel bir hikâye anlatıyor. Söz konusu bulmacaların zorlayıcı olması amaçlanmamış ve biraz sakarin tadındaki hikayesi ile ilgili birkaç sorun yaşadım ama buna rağmen, oyunun dalga boyuna uyum sağlayabilirseniz, burada bazı güzel görsellerle sunulan çok hoş bir hikaye bulacaksınız bence.

The Star Named EOS, genç bir fotoğrafçı olan Dei’nin bakış açısından oynanıyor ve annesinin izinden giderek onun hayatının çok gerçek olan enstantanelerini yeniden yaratıyor. Oyundaki çoğu seviye, anneden gelen bir mektup ve sahnede sahip olduklarınızla yeniden yaratmanız gereken bir fotoğrafla başlıyor. Bulmacalarda iyi bir çeşitlilik var ama belki de birkaçı seviyedeki bir kodu bulmaya ve başka bir yere girmeye dayanıyor. Bazen birkaç bulmacadan sonra ihtiyacınız olanı bulacak ve basitçe düzenlemeniz gerekecek ama bazen de biraz yaratıcı olmanız gerekecek.

The Star Named EOS içerisindeki en sevdiğim bulmaca, bir şehrin ortasında bir kamp sahnesini yeniden yaratmak için bir postere karşı kesikler tutmayı içeren bir deneyimdi. Fotoğrafı sonunda tamamladığınızda, Dei’nin annesine ne olduğunu bir araya getirirken tasvir edilen alana geçeceksiniz. Ayrıca bu oyunu hem PlayStation 5, hem de Nintendo Switch ile deneyimledim ve konsollar üzerindeki hali mükemmel çalışmasına ve iyi görünmesine rağmen, işaretle ve tıkla temelli hareket sistemini analog çubuklarla biraz hantal buldum.

Yukarıda bahsetmiş olduğum şey çok büyük bir sorun değildi ama ayarlanabilir hassasiyet olmadan belirli tıklanabilir nesneleri aramak kesinlikle fare ve klavyeyle olabileceğinden daha rahatsız ediciydi. Girdiğim sırayı kontrol etmek için birkaç ekran arasında ileri geri gitmek zorunda kaldığımda bu daha da kötüleşti, bu nedenle The Star Named EOS oyununu eğer oynamayı planlıyorsanız, bir not defteri getirerek ve mümkünse PC üzerinde oynayarak işleri kendiniz için kolaylaştırmalısınız; Nintendo Switch versiyonu biraz daha fazla sıkıntılı.

The Star Named EOS içerisindeki ortamlar ve genel olarak sanat tasarımı hoş. Hafif ressamsı bir tarza sahip ve oyun bir kez daha Silver Lining Studio ekibinin kendisine ait ve geçmiş oyunlarında da kullanılmış olan panorama teknolojisini kullanıyor. Ayrıca, genellikle başka bir karakterin göründüğü birkaç ara sahne de var ve buradaki tasarımlar hoş olan hafif Studio Ghibli tarzı kalitesine sahip. Bu yüzden özellikle de bir trende ya da şehirdeki bir kafede geçen bölümler hoşuma gitti. Kendimi bambaşka hislerin içinde buldum gerçekten.

The Star Named EOS, 1900’lerin ortalarına ait bir estetiğe sahip gibi görünüyor ama oyunun o dönemde geçip geçmediğini bilmiyorum efendim. Geri dönüp, seviyelerdeki belirli nesnelerin fotoğraflarıyla birkaç yazı parçası daha toplamak isterseniz, bir miktar tekrar oynanabilirlik de var ama aksi takdirde birkaç saat içinde işiniz bitecek bu video oyunu ile. Bu elbette bulmacaları ne kadar kolay çözdüğünüze bağlı ama genel olarak oyun, tüm duygusallığına rağmen tıkanmayan rahat bir tempoya sahip. Oyunun kısa olması kesinlikle kötü bir şey değil.

Yukarıda söylediklerime rağmen, The Star Named EOS ile sunulan temponun hikayeyi zaman zaman biraz fazla geniş vuruşlu hissettirdiğini söyleyebilirim. Örneğin, başkahramanımız Dei, hakkında pek bir şey bilmediğimiz için biraz düz bir karakter olarak karşımıza çıkabiliyor. Birkaç kez fotoğrafçılıkta çok yetenekli olduğu ve annesine çok yakın olduğu söylendi ama bunun ötesinde gerçek bir karakter hissi alamadım. Bir karakterin onun ne kadar anlayışlı olduğunu kıskandığını söylediği bir bölüm var ve bu çok garip ve hak edilmemiş hissettirdi. Ana karakteri daha fazla tanımak isterdim.

The Star Named EOS içerisindeki Dei, yansıtılmak istenen boş bir levha gibi hissediyor ama hikaye, en azından benim için tam olarak bir araya gelmeyen bir şekilde kişisel olması gerektiği gibi hissediyor. Anne de benzer şekilde, çok idealist ve kendini işine adamış biri olduğunu anlıyoruz ama ne yaptığı ve bunu neden yaptığı hakkında bu kadar az bilgi olması oyunun ciddiyetini yansıtmakta başarısız olduğunu gösteriyor. Hayatını riske atmaya değer olduğuna inandığı şeyin ne olduğunu göremiyoruz ve bence Dei’nin bunu da öğrenmesi daha somut bir hikaye başlangıcı olurdu.

Bu haliyle, The Star Named EOS oyunundan Dei’nin herhangi bir farkındalığa varmak ya da herhangi bir büyüme ifade etmek yerine, kaybettiği anne figürünü sonlara doğru ortaya çıkan bir karakter olan Nat ile değiştirdiği gibi oldukça tatsız bir hikaye anıyla ayrılmak zor değil. Bu video oyunu, bir Pixar filminin başlangıcı gibi masalsı bir havaya sahip ama aynı esintili hız ve ayrıntıların hafifliği, hikayenin düz veya aşırı duygusal hissettirmesine de neden olabilir.

Yine de yavaşlayıp, The Star Named EOS oyununun tadını çıkarabilenler için keyifli ve etkileyici bir zaman var bu yapıtın içerisinde. Bu video oyunu, fotoğrafçılık üzerine kurulu, hikaye açısından zengin bir bulmaca ve macera deneyimi; bir aile gizeminin gerçeğini ortaya çıkarmak için geçmiş fotoğrafların kompozisyonlarını yeniden oluşturduğunuz bir macera.

Güzel el çizimi sanatının ve ilgi çekici bulmacaların uyumlu bir karışımını anımsama yolculuğunda The Star Named EOS oyununu deneyimleyebilmek mümkün. Eğer güzel görseller ve insanın içini gıdıklayan sıcacık bir hikâye size hitap ediyorsa, bu video oyunu harika vakit geçirmenizi sağlayacaktır. Değilse, biraz düz karakterler ve basit bulmacalar sizi memnun bırakmayabilir. Bu yüzden de kendisinden uzak durmak isteyebilirsiniz.

The Star Named EOS oyununa baktığımızda, iyi vakit geçirdiğimizi söyleyebiliriz. Güzel görseller ve animasyonlar neredeyse tek başına giriş fiyatına değer ve kısa uzunluğuna karşın hikayenin bu kadar güçlü bir unsur olması anlaşmayı tamamlıyor. Bulmaca oyunları ve sessiz ama ciddi hikaye anlatımı hayranları için kolay bir öneri diyebiliriz. Bununla birlikte, hikaye dikkate değer değil ve genellikle ilk yarı ve bazı değişiklikler için bir gizem olma konusundaki kendi ısrarından mustarip.