Sabahları atmosferik müzik, öğlenleri metal müzik, akşamları da Kero Kero Bonito dinleyecek kadar kafayı sıyırdıysanız, sizi Bugsnax ile tanıştırmak istiyorum. Bu oyuna dışarıdan baktığınız zaman çocukların filan hitap edildiğini düşünebilirsiniz ama durum kesinlikle öyle değil. PlayStation 5 konsolumda oynamış olduğum bu oyun, aksiyon-macera tipinde bir deneyim sunuyor ve hikaye anlatımına da beni şaşırtacak seviyede önem veriyor. Tüm bunların üzerine de oyunun ana müziğine Kero Kero Bonito imza atıyor. Zaten kendisinin örneğini bu yüzden vermek istedim.

Oyunlar oynarken sevdiğim sanatçıların müziklerini bir anda duymak beni her zaman mutlu ediyor ama bir video oyununda ki bu oyun Bugsnax olsa bile Kero Kero Bonito’yu duyacağımı hiç beklemiyordum. Ardından da bu oyunun böylesine derin bir yapıda karşıma çıkacağını düşünmüyordum. Konu deneyim olduğu zaman bu oyun, kesinlikle benzersiz ve kompleks bir şey sunuyor. Durum böyle olunca da yenilikçi oyunlar oynamayı seviyorsanız, bu yapıta daha da fazla zaman harcamak istiyorsunuz. En sonunda da kendinizi bu oyunun ilginç evreninde, kafanız karışık bir şekilde buluyorsunuz.

Bugsnax oyununun dünyasına uçan bir korsan gemisi ile giriş yapıyoruz. Neden uçan bir korsan gemisi, bilmiyoruz. Geminin içerisinde ise kontrol ettiğimiz karakter ile tanışıyoruz. Kendisi, Grumpus türüne ait bir gazeteci. Tabii bunlar da pek detaylandırılmıyor oyunun içerisinde. Ardından da yemek-böcek veya böcek-yemek diyebileceğimiz varlıklarla tanışıyoruz. Bu varlıklar, yemek gibi görünen böcekler ve tahmin edebileceğiniz gibi kendilerini yiyebilmek mümkün. Yani, oyunda şiş kebap türünde bir böcek bile varken, bu oyuna neden 10 üzerinden 10 vermemeliyim, hiç bilmiyorum.

90’dan fazla yemek-böcek karşımıza çıkıyor bu oyunda. Bazı yemek-böceklerimiz tatlı oluyor, bazıları tuzlu oluyor ama hepsi yemek oluyor. Eğer bu arkadaşları yemek yerine gözlemleyecek olursanız, oyunda oldukça düzenli bir yapı olduğunu görüyorsunuz. Bugsnax oyunundaki tüm yemek-böceklerin bir amacı var ve hepsi dünya üzerinde sürekli bir şeylerle uğraşıyor. Bazı uğraşlar çok garip oluyor, bazıları beyninizi zorluyor, bazıları da uyumak veya kavga etmek gibi basit oluyor. Ne olursa olsun, bu oyunun dünyasında sürekli bir hareketlilik bulunuyor efendim.

Bugsnax

Bugsnax, bir anda Pokémon oluyor

Bugsnax oyununun dünyasına adım attıktan sonra, bahsi geçen bu böcekleri adeta birer Pokémon gibi elde edebiliyoruz. Bunun için de oyunda 6-7 adet ekipmanımız bulunuyor. Tabii yemek gibi görünen böcekleri elde edebilmemiz için onları öncelikle keşfetmemiz gerekiyor, doğru şekilde takip etmemiz gerekiyor ve yine doğru bir şekilde avlamamız gerekiyor. Yalnız, bu avcılığı yapmak, benim söylediğim kadar kolay olmuyor. Hatta, Pokémon oyunlarındaki kadar bile kolay olmuyor. Bir noktadan sonra işin içine strateji, bulmaca ve yetenek giriyor. Başarı, güzelce ödüllendiriliyor.

Bugsnax, bu noktaya kadar yeterince garip ama eğlenceli bir deneyim sunuyor. Yalnız, asıl gariplik ve aslında oyunun kendisi, bu yemek-böcekleri yakaladığınız zaman başlıyor. Şöyle ki böcekleri topladıktan sonra elinizde üç farklı seçenek oluyor. İlk seçenek, yakaladığınız böceği nedendir bilmem ama tekrar doğaya salmak. İkinci seçenek ise böceği, yerel bir evcil hayvan barınağına bırakmak oluyor. Son seçenekte ise yakaladığımız yemek-böcekleri, yenmesi adına kendi türümüze bağışlayabiliyoruz. Bu noktada verilen kararlar, oyunun kendisini ve hikayesini etkiliyor.

İşin içine kendi türümüzden insanlar girdiği zaman Bugsnax, bir anda Animal Crossing: New Horizons oyununa dönüyor. Bahsetmiş olduğum o korsan gemimiz ile iniş yaptıktan sonra bir başka amacımız ise aslında kendi türümüzden varlıklar ile arkadaşlık kurmak oluyor. Bu noktada karşımıza bolca benzersiz, eğlenceli ve kolayca sevilebilir karakterler çıkıyor, aynı Animal Crossing: New Horizons oyununda olduğu gibi. Açıkçası bu noktada da çok güzel bir iş çıkartılmış gibi hissettim. Bu karakterlerin hepsi, gerçekten hatırlanabilecek seviyede kaliteli bir halde.

Bugsnax oyununda her şey, anlatıldığı kadar basit bir şekilde de ilerlemiyor. Dünyadan topladığınız yemek-böcekleri, eğer kendi türünüzdeki varlıklara verecek olursanız, o varlıklar yavaş yavaş yemek-böceklere benzemeye başlıyor ve işler iyice garipleşiyor. Tüm bu garipliklerin arasında bir de oyundaki ana olay ile ilgilenmeniz gerekiyor. Bu olay ise Elizabert ve Eggabell isimli iki arkadaşın kaybolmuş olması. Bizler de bir gazeteci olarak, çevremizdeki varlıklarla röportaj yapıyoruz ve bahsi geçen iki karakteri bulmaya çalışıyoruz. Burada da işin içine yine ana karakterlerin kalitesi giriyor.

Bugsnax

Ne yazık ki kusursuz bir oyun da değil

Bugsnax, ilk birkaç saatinde çok güzel bir deneyim yaşatsa bile oyunun kusurları, kısa bir süre sonra karşımıza çıkmaya başlıyor. Mesela, öncelikle kendisini sürekli olarak tekrar eden, sıkıcı görevler görüyoruz. Yani, görevlerin hem temeli sıkıcı, hem de bu sıkıcılık daha da etkili oluyor çünkü içerik kendisini sürekli tekrar ediyor. Bu durumda da oyunu oynamak, bir noktadan sonra ciddi anlamda sıkabiliyor. İşte böyle bir noktada oyun, sizi sadece hikayesi ile tutabiliyor ki burada yine başarı sağlanıyor. En azından finali görmek için oyuna katlanma gücünüz oluyor.

Konu, görsellik olduğu zaman da sıradan bir sanat tasarımı görüyoruz ve bu bir problem oluyor. Şimdi, Bugsnax oyununda aslında sıra dışı bir görselliğin olduğunu filan düşünebilirsiniz ama durum kesinlikle öyle değil. Her varlık, dünya üzerindeki her tasarım ve çok daha fazlası çok sıradan duruyor ki bu tasarımların böylesine sıradan olmaması gerekiyor böyle bir evren için. Aynı şekilde görsel kalite de beni memnun edemedi. Biliyorum, karşımızda AAA seviyesinde bir oyun yok ama aynı zamanda da üç boyutlu görseller, bu oyunda biraz abartılmış ve bütçe olmadan üstüne gidilmiş gibi duruyor.

Görsellik tarafında biraz problem olsa bile en azından performans tatmin ediciydi. Ben bu oyunu PlayStation 5 konsolumda denedim, zaten PlayStation Plus sayesinde ücretsiz olarak elde etmiştim ve performans tarafında da sıkıntı yaşamadım. Oyun gayet stabil bir şekilde çalışıyordu. Müzikler ise bambaşka bir konu; Kero Kero Bonito sağ olsun, oyunun müzikleri her şeyden bir adım daha öne çıkıyor ve gerçekten muhteşem bir deneyim yaşatıyor en azından kulaklarım için. Oyunun kendisi garipti, Kero Kero Bonito zaten garip, daha ne kadar güzel bir kombinasyon olabilir ki?

Bugsnax, eğlenceli ve zeki bir şekilde oluşturulmuş bir video oyunu. Karakterlerin renkli, benzersiz ve tamamen hatırlanabilir olması, hazırlanan fantastik hikaye ile birleşince, her şey daha da iyi bir hal alıyor. Ayrıca bu hikaye, yine o başarılı karakterlerin çok iyi seslendirmeleri ile birleşince her şey daha güzel oluyor. Yine de oyunun bölüm yapısı ve çok sıkıcı olan içerikleri, bu yapıtı genel anlamda çok geri planda tutuyor. Kero Kero Bonito, müziği ile bu yapıtı bambaşka bir seviyeye çıkartmaya çalışsa bile ne yazık ki bu yük, sadece müzik kategorisi ile taşınabilecek kadar hafif değil.

Bugsnax
Bugsnax
Bugsnax, PlayStation 5 konsolunun en ilginç çıkış oyunu olmaya aday bir yapıt. Bu oyun, gerçekten ilgi çekici yönlere sahip ve oynadığınız zaman sizi gerçekten eğlendirebiliyor da. Yalnız, bu oyun 10-12 saat sürüyor ve bu kadar saatten sadece yarısından azında gerçekten eğlenmek mümkün oluyor. Oyun, bir süre sonra kendisini ciddi anlamda tekrar etmeye başlıyor ve oyunu oynamak yerine sıkıcı işler yapmaya başlıyoruz. Bu noktada, Kero Kero Bonito'nun çok başarılı parçaları bile bu oyunu kurtarmaya yetmiyor ne yazık ki.
Olumlu
Karakterlerin her birinin akılda kalacak kadar kaliteli sunulması.
Yemek-böcekleri yakalamak çok stratejik bir hal alabiliyor.
Hikayenin gittikçe ilgi çekici, garip ve karanlık bir hal alması.
Seslendirmelerin ve müziklerin ciddi anlamda başarılı olması.
Olumsuz
İçeriklerin bir süre sonra sıkıcı bir hale gelmesi ve kendisini tekrar etmesi.
Bazı sinir bozucu bulmacaların oyunda yer alması ve tempoyu yavaşlatması.
Oyunun haritasının yükleme ekranları ile kötü bir şekilde bölünmesi.
Görsel sunum ne yazık ki oyunun kendisi kadar ilgi çekici değil.
6

Etiketler:

Yazar Hakkında

Kaan Gezer

Kurucu

Video oyunlarını ve müzik bestelemeyi seven bir kişi.

Tüm yazıları göster