Şu hayatımda en çok nefret ettiğim şeylerden bir tanesi örümcekler. Eminim ki birçok kişi de benimle aynı düşüncede olacaktır. Neyse ki böyle bir korkuyla çok sık yüzleşmek zorunda kalmıyorum; ayda bir kere filan örümcek görüyorum ve onlar da parmak ucumdan bile büyük olmuyor genellikle. Bu yüzden de sanıyorum ki Kill It With Fire 2 içerisindeki sekiz bacaklı haşerelerin benim için uzaylılar gibi olduğunu söylemeye gerek yok. Bana göre onlar yalnızca Avustralya içerisinde bulabileceğiniz yaratıklar.
Şunu söylemeliyim ki bir örümceği ateşe vermek benim için biraz abartılı ama bu video oyunu serisi, garip bir şekilde, bu tür vahşetleri hoş bir şekilde tatmin edici hale getiriyor. Hatta çoğu zaman kötü zamanlanmış çıkmazlarıyla empati kurmakta bile zorlanıyorum. Yine de, masum bir örümceği bir kitap ucuyla öldürme eyleminin haşereyi yok etmenin en iyi yolu olduğunu söyleyemem. Etkili ama evcil hayvan bakıcılarının gözünde pek affedilebilir bir suç değil.
Uzun lafın kısası, tinyBuild, araknofobi merkezli devam oyununu piyasaya sürdü ve ben de doğal olarak temel korkularımı yeniden alevlendirmenin ve bir kez daha eski süpürge sapını kullanmanın en iyi yolu olduğunu düşündüm. Bu yöntem sonuçta Kill It With Fire içerisinde çalışmıştı. Bu devam oyunu olan Kill It With Fire 2 ise benzer bir şekilde başlıyor: Keşfedilecek birkaç böcek istilasına uğramış biyom ve birkaç sekiz bacaklı davetsiz misafirin canına okumak için bulunabilecek, manipüle edilebilecek ve kilidi açılabilecek bir dizi genel ev eşyası var.
Daha önce olduğu gibi oyunun genel amacı bu animasyonlu dünyaların ya da portalların birçoğunda dolaşmak ve bir langırt makinesindeki sinir bozucu parazitler gibi ortalıkta dolaşan yaratıkları yok etmek. İster inanın, ister inanmayın ama bu video oyununda bir hikaye var. Yine de siz umutlanıp, olağanüstü veya bu dünyanın dışında bir şey beklemeyin. Tabii bunu mecazi olarak söylüyorum. Yoksa oyunun hikayesi temel olarak bu dünyanın dışında. Kendisini bir çoklu evren etrafında merkezliyor ve her şey eğlenceli bir şekilde anlatılıyor.

Kill It With Fire 2 içerisinde her biri ortak bir amacı paylaşan bir gerçeklikler ağı ile tanışıyoruz. Örümcekleri öldürmek ve böyle barbarca bir eylemi hafif yürekli ve eğlenceli göstermek için yeni yollar tasarlanması gerekiyor ve işte burada biz devreye giriyorsunuz. Görünüşe göre bu iş için uygun olan tek aday, genel haşere kontrolü ve böceklerle ilgili diğer sorunları kısa sürede çözmeyi amaçlayan bir ekip olan The Exterminators cephesinin kanatları altında hizmet veren biri.
Kill It With Fire 2, nispeten güçlü bir senaryoya sahip olmasının yanı sıra, dört oyuncuya kadar sadece bu istilalarla mücadele etmekle kalmayıp, aynı zamanda düşman ekibin rollerini de üstlenmelerine olanak tanıyan bir iş birlikçi oyun moduna da sahip. Başka bir deyişle, itiraf etmek bana acı verse de bu video oyununda örümcek olabilirsiniz. Oynanış ise orijinalinden çok da farklı değil; rakiplerinizle kapışmak söz konusu olduğunda olası silahlarla dolu bir odanız var.
Daha önce olduğu gibi tamamlamanız gereken belirli sayıda hedefiniz var ve her seviye, çoklu evrende ve birbiriyle bağlantılı seviyelerinde daha derine ilerlemek için karşılanması gereken bir kriter içeriyor. Elbette burada farklı olan, her bir aşamanın mimari karmaşıklığı; artık genel ofis alanları ve diğer sıradan senaryolar etrafında dönmüyorlar, bunun yerine, uzaylı benzeri konumlarla tanışıyoruz. Ayrıca, ilk oyunda alev makinesi odaklı aksiyondan payınıza düşeni aldıysanız, görevlerin çoğunun nasıl çözüldüğünü zaten biliyor olmalısınız.
Eşyaları kenara çekiyorsunuz ve böcekleri öldürmek için sayısız derme çatma silah kullanıyorsunuz. Bu, çok fazla planlama gerektirmeyen basit bir oyun döngüsü. Can sıkıcı bir şekilde, örümcekler tek bir yeri pek sevmedikleri için bu aslında elinizdeki araçlarla bölgeyi ateşe verirken çok fazla hareket etmeniz gerektiği anlamına geliyor. Bu hiç de zor bir görev değil ama örümceklerden ilk başladığınız zamankinden daha fazla nefret etmenize neden olacak bir görev.

Kill It With Fire 2, piyasadaki grafiksel açıdan en karmaşık oyun değil, bu çok açık. Aslında, ince ayrıntılar filan düşük kaliteli öğelerden oluşuyor ama zararsız sanat tarzı, masum örümceklere ve ev haşerelerine karşı oldukça acımasız bir saldırıyı gizlediği için bu pek de sorun değil. Oyun, gerçekçi efektler üretmeye çalışmıyor. Yine de gördüğünüz bir örümceği veya başka herhangi bir böceği anında öldürmek istiyorsunuz. Böcekler, sinir bozucu yapılarını hiç kaybetmiyor.
Kill It With Fire 2 içerisinde eğlenecek çok şey var, şimdi aynı madalyonun öbür yüzünde oynamanıza izin veren ek bir mod olduğu için iki kat daha fazla eğlence mevcut. Kabul etmek gerekirse, genel deneyime çok büyük bir katkı sağlamıyor ama birkaç yıl boyunca böyle bir özelliğin entegre edilmesini boş yere bekledikten sonra, tuzaklar kurarak ve odunların altından fırlayarak arkadaşlarınızı korkutabileceğiniz gerçeği yeterince güzel.
Tek oyunculu modu da hiç fena değil; sadece ilkini geliştiren orijinal oyun mekaniklerinin çoğunu güçlendirmekle kalmıyor, aynı zamanda oyunun aşırı derecede tekrarlanmasını ve bayatlamasını önleyen yaratıcı haritalar ve kontrol listelerinden oluşan kaliteli bir seçki de oluşturuyor. Kill It With Fire 2, isteyeceğimi düşündüğüm bir devam oyunu değildi ama yine de çıkmasına sevindim. Elbette, oynanış döngüsü ilkinden çok da farklı değil ve görev listeleri de çok daha derine inmiyor ama bir işbirlikçi oyun modu ve ek bir dizi çoklu evren tabanlı seviye eklemek için çaba sarf ettiği gerçeği, kendisini daha doğru yönde atılan bir adım haline getiriyor.
Bu noktada söylemeye gerek yok ama Kill It With Fire içerisinde mobilyaları ateşe vermekten ve birkaç örümceğin üzerine basmaktan keyif aldıysanız, muhtemelen Kill It With Fire 2 oyununda ortaya çıkan hemen hemen her şeyi seveceksiniz. Bu oyun, serinin harika bir uzantısı ama öncesinden çok daha fazlasını da yapmıyor. Bu nedenle, yeni başlayan bir imha edici olacaksanız, o zaman muhtemelen mevcut iki oyundan herhangi biri sizin için yeterli olacaktır. Bununla birlikte, kesin bir deneyim peşindeyseniz – o zaman bu yeni oyundan başka bir yere bakmanıza gerek yok.