World of Assassination, 2016 senesinde Hitman oyunu ile başlatılmış olan yepyeni bir üçleme idi. Bu üçlemede Ajan 47 ve Diana Burnwood, Providence isimli bir tarafın üyelerini tek tek öldürmeye çalışıyordu. Tabii işin içinde daha fazla hikaye bulunuyor. Sonuçta, World of Assassination için üç farklı video oyunu çıkartıldı ve bu oyunların sonuncusu olan Hitman 3 de bahsi geçen üçlemeye son noktayı koydu. Bir önceki oyunlarda olduğu gibi bu oyunda da yine adeta dünyayı dolaştık, birbirinden farklı bölümlerde hedeflerimizi öldürdük ve resmen seriyi bitirdik. Peki, böylesine önemli bir seri için hazırlanmış olan final oyun, ne kadar başarılıydı?

Aslında bu oyunu tek başına değerlendirmek oldukça zor. Bunun sebebi ise geliştirici ekibin, önceki iki oyun ile Hitman 3 arasında muhteşem bir bağ kurmuş olması. Şöyle ki eğer serinin ilk iki oyununa sahipseniz, o oyunlardaki bölümlerin tamamını üçüncü oyuna aktarabiliyorsunuz. Bu aktarma sayesinde bölümlerin kalitesi de bir tık artıyor. Böylece, üçlemenin final oyununda tüm hikayeyi baştan sona, tekrardan kaliteli bir şekilde deneyimleyebiliyorsunuz. İşin içine ilk iki oyun girdikten sonra zaten dünyada gezmediğiniz ülke kalmıyor zaten. Tabii bunu abartarak söylüyorum ama yine de bölüm sayısı ve çeşitliliği müthiş güzel oluyor.

Hitman 3 oyununa tek başına bakmak isterseniz de aslında bir önceki oyundan çok da farklı olmayan bir yapıt görüyorsunuz. Geliştirici ekip, zaten üçlemenin ilk oyunundan beri kurduğu temeli olabildiğince az değiştirdi ve yenilik adına oyunculara pek de bir şey sunmadı. Yine de bu oyunun temeli başarısız demek değil; halihazırda kaliteli ve özenli bir şekilde kurulmuş olan o temel kullanıldı üçleme için. Bu yüzden, serinin üçüncü oyununu oynarken de kendinizi hiç de yabancı olmayan bir oyunun içerisinde hissediyorsunuz. Bu durum bazı oyuncular için pek de olumlu olmayacaktır ama benim için çok da sıkıntı değil.

Hitman, Hitman 2 ve Hitman 3 oyunları her ne kadar yapı olarak birbirine çok benzese bile geliştirici ekip, en azından temel oyun deneyimini zenginleştirecek adımlar atmayı başarmıştı her yeni yapıtta. Bu oyunda da aslında oynanışın temel mantığı aynı kalıyor, yine ilk oyundan beri kullanılan sistemlerin çoğunu aynı şekilde görüyoruz ama bu sefer için içine kreatif açıdan farklı şeyler giriyor. Bölümlerin içerisinde yapılabilecek farklı şeyler, farklı amaçlar, farklı sistemler, farklı hedefler derken aslında oldukça eğlenebiliyorsunuz. Yine de bu oyun, bir önceki oyuna göre öyle çok da benzersiz ve yenilikçi bir yapıt değil.

Hitman 3

Hitman 3, başarılı olan bir formülün üzerine gidiyor

Daha önce de söylemiş olduğum gibi Hitman 3, halihazırda başarılı olan temeli çok da değiştirmiyor. Hatta, bozuk olmayan bir şeyi düzeltmeye çalışmamak gerekir deyip, formüle çok da yeni şeyler eklemiyor. Buna rağmen oyunun bölüm tasarımları, her zaman olduğu gibi oyunculara en iyi Hitman deneyimini yaşatabilecek seviyede. Bölümlerin tamamı birbirinden benzersiz ve detaylı görünüyor. Çoğu bölüm oldukça büyük ve oyuncuya da özgürlük tanımasını iyi biliyor. Ayrıca, diğer oyunlarda olduğu gibi bu oyunda da hedefinizi öldürebilmeniz için sizlere bolca imkan tanınıyor. Bu da tekrar oynanabilirliği olumlu bir şekilde etkiliyor.

Hitman ve Hitman 2 oyunlarına göre Hitman 3, hikayesine bölümler içerisinde çok daha önem veriyor gibi görünüyor. Oyunun kendisi zaten daha sinematik bir deneyim sunarken, bunun üzerine hikaye açısından oldukça önemli görevlere çıkıyoruz. Hikayeler, görevi ve bölümdeki sistemleri de direkt olarak etkiliyor. Mesela, eski iş arkadaşlarımızı avladığımız bir bölümde herkes Ajan 47 kadar yetenekli olduğu için onları aramamız gerekiyor. Yani, hedefi tespit etmek normalde çok ama çok daha zor oluyor. Bazı görevlerde ise ana hikayenin dışında yan olaylar gelişiyor, mesela bir bölümde cinayet çözmeye çalışıyorsunuz.

Tüm bu içerik zenginliği sayesinde Hitman 3 oyununun her bölümü akılda kalıcı bir hal alıyor. Ben tahmin ediyorum ki Hitman serisine yakın olan her oyuncu, bu oyundaki 6 bölümü de uzun bir süre boyunca unutamayacak. Bu arada evet, eğer önceki oyunları bu yapıta aktarmazsanız, karşınıza sadece 6 bölüm çıkıyor. Eğer sadece hikayeyi deneyimlemek istiyorsanız da oyunu 8-10 saat civarında rahatlıkla bitirebiliyorsunuz. Yalnız, Hitman serisi hiçbir zaman bir kere oynayıp, bırakacağınız tipte bir oyun olmadı. Bu oyunu tam potansiyelinde görebilmek için bölümleri tekrar tekrar oynayıp, farklı ihtimalleri değerlendirmeniz gerekiyor.

Hitman 3, tekrar oynanabilirliğe daha fazla önem verdiğini aslında bölüm tasarımlarında da gösteriyor. Mesela, oyundaki bölümlerde bazı özel kapılar oluyor. Bu kapıları açtığınız zaman, bir sonraki oyun seansınız için kısa yollar açmış oluyorsunuz. Bu sayede, önemli alanlara daha sonraki deneyimlerinizde hızlıca ulaşabiliyorsunuz. Bununla birlikte, Ajan 47 için sunulmuş olan kamera gibi yeni ekipmanlar da oynanış tarafını güzel bir şekilde zenginleştirmeyi başarıyor. Yani, bu video oyunu aslında diğer Hitman yapıtlarının bir üst seviyesi gibi görünüyor. Deneyim, temelinde aynı ama formül bir tık daha iyi.

Hitman 3

Biraz da oyunun sunumundan bahsedelim

İnceleme yazımı sonlandırmadan önce Hitman 3 oyununun sunumuna da değinmek istiyorum. Bu konuda öncelikle oyunun görselliği geliyor. Ben bu oyunu PlayStation 5 konsolumda, 4K/HDR destekli bir televizyonda deneyimledim ve gördüklerimden de oldukça memnun kaldım. Oyunun temel görsel kalitesi gayet yüksek ve inanılmaz net görünüyor her şey. Bunun yanında, oyunda oldukça başarılı bir ışıklandırma ve yansıma sistemi de bulunuyor. Sanat tasarımı ise önceki Hitman oyunlarında olduğu gibi yeterince kaliteli. Açıkçası, görsellik açısında IO Interactive ekibinin en iyi işi bu diyebilirim.

Şimdi, görsellik böyle olunca, oyunun 30 FPS olduğunu düşünebilirsiniz ama artık yeni nesildeyiz. Bu yüzden de PlayStation 5 konsolumda oyunu 60 FPS olarak deneyimleyebildim. Önceki oyunlar, PlayStation 4 ve PlayStation 4 Pro konsollarında 30 FPS olarak mı çalışıyordu, hatırlamıyorum ama Hitman 3, 60 FPS olarak bambaşka oynanıyordu. NPC açısından oyunda oldukça kalabalık sahneler bulunuyor. Hatta zaman zaman bolca patlama ve çatışma da yaşanıyor. İşte bu sahnelerin hiçbirinde performans tarafında aksama da hissetmedim. Benim deneyimine göre oyun, tüm deneyimim boyunca 60 FPS idi.

Sesler ve müzikler ise ortalama üstüydü. Açıkçası ben çoğu zaman Hitman serisine ait oyunların ses ve müzik departmanından net olarak memnun olamadım. Yani, oyundaki seslendirmeler filan bana oldukça ortalama, haydi en fazla ortalama üstü olsun, geliyor. Ses efektleri filan da pek kalitesini ortaya koyamıyor. Müzik tarafında ise akılda kalıcı pek bir şey bulunmuyor. Bu durum beni üzse de birçok oyuncu bunları kafaya takmadığı için Hitman 3 oyununun sunum tarafında herhangi bir problem yaşayacağınızı sanmıyorum efendim. Oyun oldukça güzel görünüyor ve neredeyse kusursuz bir şekilde oynanabiliyor.

Durumu özetlemek gerekirse, Hitman 3 oldukça başarılı bir oyun ama kusursuz değil. Oyunda yeni şeylerin minimum seviyede deneniyor olması, tüm dayanağın ilk ve ikinci oyun olması, üçüncü oyunda kilidini açabileceğiniz ögelerin bile eski oyundan gelmesi beni rahatsız etti. Ayrıca, DualSense için de yeteri kadar uğraşıldığını düşünmüyorum; bence çok daha kaliteli bir destek verilebilirdi. Yine de Hitman serisini hem seven oyuncular için, hem de seriye uzak olan oyuncular için bu oyun yeteri kadar kaliteli. Bu yüzden de satın almayı düşünen herkese bu oyunu rahatlıkla önerebilirim.

Hitman 3
Hitman 3
Olumlu
Birbirinden benzersiz, akılda kalıcı, kaliteli ve eğlenceli bölümler bulunuyor.
Tekrar oynanabilirliğe oldukça önem veriliyor ve deneyim daha da iyileştiriliyor.
Görsel kalite, performans, yükleme hızları ve dahası yeni nesli hissettiriyor.
World of Assassination için gayet güzel bir final veriliyor.
Olumsuz
Önceki oyunlara göre yeteri kadar yenilik bulunmuyor; kendisini tekrar ediyor.
Oyunda kilidi açılabilir silahların ve ekipmanların çoğu diğer oyundakilerle aynı.
Ses, müzik ve DualSense taraflarına daha fazla emek harcanabilirdi.
Tekrar oynanabilirlik güçlü olsa bile temel oyun benzersiz içerik bakımından zayıf.
8

Yazar Hakkında

Kaan Gezer

Kurucu

Video oyunlarını ve müzik bestelemeyi seven bir kişi.

Tüm yazıları göster