Wrap House Simulator, kağıt üzerinde oldukça eğlenceli bir fikir: Kendi dürümcünü açıyor, malzemeleri doğrayıp pişiriyor, siparişleri alıyor ve restoranını adım adım büyütüyorsun. Üstelik bu süreci ister tek başına, ister dört kişiye kadar destekleyen co-op moduyla arkadaşlarınla birlikte yaşayabiliyorsun. Yalnız bu fikir, uygulama tarafında ne kadar başarılı yansıtılmış derseniz, işler orada biraz karışıyor. Oyun ne yazık ki pek de özenli ve kaliteli durmuyor.
Wrap House Simulator oyununun başında küçük bir dükkânda işe koyuluyorsunuz. Basit malzemelerle dürüm yapmaya başlıyor, gelen müşterilerin isteklerine yetişmeye çalışıyorsunuz. İlk başta işler eğlenceli ilerliyor. Etleri doğrayıp pişirmek, sosları eklemek, siparişleri zamanında yetiştirmek… hepsi kendine has bir tat veriyor. Ancak bu tempo kısa sürede yerini tekrar eden görev döngüsüne ve mekanik sınırlamalara bırakıyor. Peki, neden?
Oyunun en büyük sıkıntılarından biri yüzünden: Özelleştirme yok denecek kadar az. Örneğin, mutfağınızı kişiselleştiremiyor, pişirme istasyonlarını veya tezgahları dilediğiniz gibi yerleştiremiyorsunuz. Bu da ilerleyen aşamalarda akışı ciddi şekilde sekteye uğratıyor. Siparişleri almak için kasadan uzaklaşıp ekranla fiziksel olarak etkileşime girmeniz, sonra tekrar mutfağa koşup dürüm hazırlamanız ve ardından doğru masayı bulup teslim etmeniz gerekiyor.
Bu sürecin gereksiz karmaşıklığı, oyunun dinamiğini kırıyor. Yirmi yıl önceki Diner Dash bile bu işi daha ergonomik çözüyordu. İşletmeye yardımcı olacak çalışanlar kiralayabiliyorsunuz ama ilk seçeneğinizin “bus boy” olması (yani masa toplayan eleman) ve bu kişinin size pek de yardımcı olmaması can sıkıcı; sipariş almak, yemek götürmek gibi temel işleri hâlâ sizin yapmanız gerekiyor.

Wrap House Simulator sizi sanki çok oyunculu oynamaya zorluyor gibi hissettiriyor; tek başına oynayanlar için deneyim yer yer yorucu olabiliyor. Yükseltme sistemi de biraz yüzeysel. Evet, bazı gelişmeler var ama genelde “%10 daha hızlı pişirme” gibi küçük faydalar sunuyorlar. Oysa müşterilerin beklemesinin asıl nedeni pişirme süresi değil; mutfağın tasarımının esnek olmaması ve sistemin yavaşlığı. Bu noktada yükseltmelerin etkisi çok da hissedilmiyor.
Para kazanmak zaten zor, personel kiralamak daha da zor. Dolayısıyla başlangıçtaki deneyim biraz yokuş yukarı bir mücadele gibi hissettirebiliyor. Teknik tarafta ise işler pek iç açıcı değil. Oyunda keybind ayarları yok, ayarlanabilir kontroller sınırlı, sadece hassasiyet ve ses seviyesi gibi temel ayarlara erişim var. Ayrıca çeşitli küçük hatalar var, ancak oyunu büyük oranda sekteye uğrattıkları söylenemez. Daha çok “erken erişimmiş gibi duran ama öyle etiketlenmemiş” bir oyun hissi var.
Tüm bunlara rağmen, Wrap House Simulator eğlenceli mi? Aslında evet. Özellikle birkaç arkadaşla oynandığında mutfakta yaşanan kaotik anlar, birlikte çalışıp siparişleri tamamlamanın getirdiği tempo, belirli bir keyif yaratabiliyor. Oyunun atmosferi renkli, dürüm yapmak tatmin edici ve içerik miktarı çok olmasa da kısa vadede eğlenceli bir uğraş sunuyor.
Wrap House Simulator oyununun en ilginç yanlarından biri ise, oyunun Türkiye’de, özellikle de İstanbul’da geçtiğinin açıkça belli olması. Menüdeki yemekler dürüm, döner gibi tamamen yerel tatlar. Hatta dükkândan dışarı bakıldığında 15 Temmuz Şehitler Köprüsü ve boğaz manzarası seçilebiliyor. Fakat bu detay, oyunun pazarlamasında ya da anlatısında pek kullanılmamış. Oysa sokak satıcıları, geleneksel içecekler, müşteri profilleri gibi unsurlar atmosferi güçlendirebilirdi.

Oyunun bir diğer tuhaf tercihi ise, gereksiz ve bağlam dışı emote sistemi. Ana mekâniğinizin ortasında “twerk” yapmak ya da anlamsız hareketlerle dans etmek mümkün. Bunlar komik olmayı hedefliyor olabilir ama oyunun genel konseptiyle tamamen uyumsuz. Dürüm yaparken aşırıya kaçan animasyonlar ya da arka planda garip emote’lar belirdiğinde, “Bu oyunun gerçekten ne anlatmaya çalıştığı” sorusu insanın aklına geliyor. Geliştirme süreci sanki bir sosyal medya oyunu gibi ilerlemiş; restoran simülasyonu olmaktan çok, dikkat dağıtan bir kaosa dönmüş.
Benzer şekilde, oyunun temel sistemleri üzerine fazla düşünülmemiş gibi hissettiriyor. Müşteri bekleme süreleri kısa ama malzemelerin hazırlanışı görece yavaş. Sipariş takibi için hiçbir görsel kolaylık sunulmamış. Örneğin, müşterinin sipariş ettiği şeyi yanlış yaparsanız baştan uğraşıyorsunuz ama süreç şeffaf değil. Her adımın elle yapılması güzel bir detay olabilirken, kullanıcı deneyimi için gerekli akıcılık sağlanamamış. Bu da oyunun eğlenceli potansiyelini baltalayan faktörlerden biri.
Son olarak, grafik ve sunum tarafı vasatın biraz üstünde kalsa da, animasyonlar yer yer köşeli ve yapay hissettiriyor. Müşterilerin hareketleri tekrara dayalı ve duygusuz, dükkânın iç dekorasyonu sınırlı, dış mekân da yalnızca dekoratif olarak var. Ses tasarımı ise oldukça sade kalmış. Yoğun saatlerde oluşacak gürültü, mutfak karmaşası gibi atmosferik sesler eksik. Bu da oyuncunun kendini gerçekten bir restoranın içinde hissetmesini engelliyor.
Wrap House Simulator, potansiyeli olan ama şu an için bu potansiyelin yalnızca çok ufak bir kısmını sunabilen bir oyun. Basit eğlenceler arayanlar veya arkadaşlarıyla gülüp eğlenecek bir yemek simülasyonu isteyenler için kısa süreliğine keyifli olabilir. Ancak tek başına uzun süre oynamak isteyenler için hem sistemsel eksikler hem de tasarımsal hatalar nedeniyle önerilmesi zor. Eğer bu türde daha oturmuş bir deneyim arıyorsanız, en azından birkaç güncelleme daha beklemek en iyisi.