Bugüne kadar birçok oyunda Necromancer sınıfı karakterler karşımıza bol bol, çeşit çeşit çıkmıştır. Genelde soğukkanlı ve ciddi bir havada olan bu tip karakterleri bu kez Necrosmith 2 sayesinde daha tatlı bir şekilde görüyoruz. Piksel grafikleri ve kolay alışılabilen oynanış mekanikleriyle birlikte ilk bakışta oldukça keyifli bir yapıyla karşılıyor bizi bu oyun. Serinin ilk oyununa kıyasla kendisini birkaç noktada geliştirdiğini görüyoruz. Pek ön planda olmasa da ufak bir hikaye de sunuyor bizlere ayrıca.
Bilinmeyen bir diyarda ölülerin gücünden yararlanarak, ölümün sırrını öğrenmeye çalışan yetenekli bir büyücü rolünü üstleniyoruz. Ölümsüz düşman ordularıyla savaşıyor ve kadim büyü sanatının sırlarını ortaya çıkarmaya çalıştığımız bu oyun; aksiyon, roguelite ve kule savunması türlerini bir araya getiriyor. Dinamik, çoğunlukla otomatikleştirilmiş bir savaş sistemine sahip olan bu yapımda, gezindiğimiz dünyalardan topladığımız yaratık parçalarını kullanarak bir ordu kuruyoruz.
Kulemizi savunmak için aynı zamanda yıkıcı büyüler ve çeşitli yetenekler de kullanmamız gerekiyor. Yukarıda da bahsettiğim gibi roguelite özellikleri barından Necrosmith 2, her turda haritayı keşfettikçe daha fazla düşmanla karşı karşıya geliyoruz. Bu keşifler sırasında kalemizi ve dolayısıyla da oyundaki gücümüz olan yaratıklar için birçok geliştirme sağlayan yapılar ele geçiriyoruz. Bu yüzden de oyun içerisindeki hamlelerinizi belirli bir strateji geliştirerek yapmamız gerekiyor.
Her haritanın başlangıcında ilk iki askerimizi üretebilecek kadar parçaya sahip bir şekilde başlıyoruz. Bu aşamada yaratıkları oluşturmak için iki aşamalı bir yol izlememiz gerekiyor. Bunlardan ilki toplam altı parçadan oluşan yaratığımızın bir araya getirmek, oyunun ana mekaniği olan bu kısımda kesinlikle hiçbir kısıtımız bulunmuyor. İstediğimiz parçaları, istediğimiz şekilde birleştirebiliyoruz. İkinci aşama ise ilkine göre çok daha kolay, oluşturduğumuz bu yaratıklarımızı diriltmek!
Toplam iki aşamada askerlerimizi hazır etmek bu kadar kolay görünse de aslında dikkat etmemiz gereken bir iki nokta daha bulunuyor. Öncelikle bu yaratıkları oluşturmak için her parçanın gerektirdiği iksir bedeline sahip olmamız gerekiyor. Her parça nadirliğine ve askerlerimize sağlayacağı güce göre değişen bir iksir bedeli bulunuyor. Bu sayede yaratıklarımızın güç seviyelerine de biz karar veriyoruz ki oyunun en kritik noktalarından birisi de burada yatıyor aslında.
Örneğin, kalabalık bir düşman yaratık grubuna karşı kalenizi savunmak istiyorsunuz ve bu yüzden de alan hasarı verebilecek bir büyücüyü sahaya sürmek mantıklı geliyor. Bunun için karakterinize büyü gücü sağlayan kolların yanı sıra bu gücü destekleyecek vücut parçaları da eklemeniz avantajlı olacaktır. Tabii ki büyü gücü yüksek olan bir karaktere yoğunlaştığınız zaman da hayatta kalma gücü nispeten zayıf kalacağı için bu noktada stratejik kararlar almaya itiyor sizi Necrosmith 2.
İkinci aşamada da bu askerleri tam olarak nereden haritaya bırakacağımızı seçmemiz gerekiyor. Bir haritaya ilk başladığımızda yaratıklarımızı sadece kulemizden bırakabiliyor olsak da harita açıldıkça keşfettiğimiz portallar üzerinden de askerlerimizi haritaya bırakabiliyoruz. Tek seferde eş zamanlı olarak en fazla on beş kişilik bir orduya sahip olabiliyoruz. Bu yüzden bir gözünüzün sürekli bu sayıyı takip etmesi gerekiyor. Aksi takdirde kuleniz çok hızlı bir şekilde savunmasız kalabiliyor.
Kulenizi savunmanızın tek yolu tabii ki de askerleriniz değil, büyülerinizle de savunabiliyorsunuz, ancak bu kısa süreli bir çözüm olmaktan ileri gidemiyor ne yazık ki. Oyunda toplamda kullanabileceğimiz yedi büyü bulunuyor. Bu büyülerden sadece dört tanesi savunma odaklı olarak bulunuyor. Geriye kalan büyülerimiz ise daha çok işlevsellik alanında etkili büyüler olmalarıyla öne çıkıyorlar ve her büyü için bekleme süresinin olduğunu da dikkate almamız gerekiyor.
Savunma odaklı büyülerimizin çoğu aslında “En iyi savunma, saldırıdır!” mantalitesiyle geliştirilmiş Necrosmith 2 içerisinde. Oyunun başlarında edinebileceğimiz şimşek büyümüz ufak bir alana hızlıca hasar vermemizi ve düşmanlarımızı dağıtmamızı sağlıyor. Savunma için hızlı bir çözüm sağlasa da alanının ufak olmasından dolayı bir dezavantaja sahip. Bir düşman grubunu defettikten sonra bekleme süresinin devreye girmesiyle diğer düşman gruplarına karşı savunmasız kalabiliyoruz.
Oyun içerisinde bulunan en güçlü görünen büyümüz ise meteor yağmuru büyüsü. Bu büyü seçtiğiniz geniş bir alana isminden de anlayabileceğiniz üzere meteor yağdırıyor. Ancak bu meteor yağmuru o kadar yavaş ve isabetsiz ki çoğu zaman düşmanlar hiçbir hasar almadan saldırınızı atlatabiliyorlar. Bunun dışında aktif yetenekler olarak kullanabileceğimiz zehirli gaz ve güç kalkanı olmak üzere iki farklı savunma büyüsü daha bulunuyor. Bu büyüler de kulemizi yakın koruma görevini üstleniyorlar.
Tüm askerlerinizi ve saldırı büyülerimizi aşmayı başaran düşmanlarımıza karşı bizlere savunma şansı tanıyan bu iki büyü de yine çok kısa sürüyor. Bu yüzden büyülerimizi gerçekten de gerektiği durumlarda kullanmak ve üzerine çok hızlı bir şekilde çözüm üretmek kritik önem taşıyor. Tüm savunmalarınız aşılıp da kuleniz bir anda birçok düşmanla çevrelendiğinde ise yardımımıza oyunu dondurma özelliği koşuyor.
Bu özellik aslında Necrosmith 2 tarafından sunulan bir büyü veya güç değil. Strateji oyunlarından aşina olduğumuz zamanı durdurma özelliğiyle bire bir aynı işliyor. Tek tuşla oyununuzu dondurup yapmak istediğiniz hamleleri planlayabiliyor ve tekrar devam ettiğinizde anında bu hamleleriniz eş zamanlı olarak devreye sokuluyor. Bu özellik hem hamlelerinizi planlamak için hem de acil durumlarda savunma planınızı oluşturmak için oldukça faydalı bir özellik olarak karşımıza çıkıyor.
Tüm bunların dışında kalan işlevsellik açısında bize fayda sağlayan birkaç gücümüz daha bulunuyor. Örneğin kulemizin yakın çevresindeki kaynakları hızlıca toplamak için kedimizi çağırabiliyoruz veya kulemizden çok uzaklaşmış olan askerlerimizi hızlı bir şekilde geri getirmek için onları ışınlayabiliyoruz. Yaratıklarımızın bizim için daha uzun savaşmaları için de iyileştirme büyümüz bulunuyor. Tüm bu imkanları doğru şekilde kullanarak haritayı hızlı bir şekilde ele geçirebiliyoruz.
Peki, hepsi bu kadar mı? Tabii ki değil! Yine haritada toplayacağınız demir kaynağıyla birlikte kulemize yeni geliştirmeler satın alabiliyoruz. Bu geliştirmelerin de bazıları bize yaratık parçaları sağlarken, bazıları da üreteceğimiz yaratıkların güç özelliklerinde bazı geliştirmeler sağlıyorlar. Ancak tüm bunlara sahip olabilmek için öncelikle haritada konumlarını keşfedip ele geçirmemiz de gerekiyor ki bu güçleri lehimize kullanmaya başlayabilelim.
Dalga dalga düşmanların üzerinize geldiği Necrosmith 2, her dünyada bulup savaşabileceğiniz kampların yanı sıra belirli bir süre sayacını da bünyesinde barındırıyor. Oyunun başından itibaren on beş dakikalık bir sayaç geri saymaya başlıyor ve geri sayım sona erdiğinde kulenizi yerle bir etmek üzere devasa bir yaratık gönderiliyor. İlk başlarda bu yaratıklara karşı kendinizi savunmak için çok bir seçeneğiniz olmasa da seriye bu oyunla eklenen Titan sınıfı yaratıklarla tanışıyoruz.
Bu yaratıkları üretmek için ise öncelikle yine normalde olduğu gibi altı parçaya ihtiyacımız bulunuyor. Onun da üstüne kullandığımız parçalara göre çeşitli yaratıklardan parçaları feda ederek bu devasa Titanları saflarımıza ekleyebiliyoruz. Bu güçlü yaratıklar harita hakimiyeti konusunda önemli bir konumda bulunuyorlar. Belirli bir noktadan sonra ise kuleyi sadece bu büyük dostlarımıza emanet ederek ordumuzun geri kalanını haritayı ele geçirmek üzere görevlendirmemiz mümkün.
Necrosmith 2 bize toplamda üç farklı dünyada oynama fırsatı sunuyor. Açıkça söylemek gerekirse ilk iki harita üzerinde hakimiyet kurmak biraz fazla kolay gibi hissettiriyor. Üçüncü haritamız ise görsel olarak da en güzel ve en şirin görünen harita diyebilirim, ancak haritanın zorluk seviyesi pek de göründüğü gibi değil. Oynadığım süre boyunca ne kadar denemiş olursam olayım, ilk beş dakika içerisinde daha karşılık verme fırsatı bulamadan düşmanlarım tarafından yok edildim.
Birkaç tur oynadıktan sonra kuledeki geliştirmeleri çok hızlı bir şekilde elde edebiliyorsunuz. Bu durum, tekrar oynanabilirlik açısından, oyunun potansiyeline büyük ölçüde etki ediyor. İlk oyunun üstüne yapılmış olan yeniliklere rağmen, geliştirici ekip bu oyun için hedeflediği noktaya ulaşmak istiyorsa daha çok yol gitmesi gerekiyor gibi görünüyor. Grafik ve animasyon tasarımı konusunda başarılı oldukları kadar, oyunun mekanikleri üzerinde yenilikler olmasını beklerdim.
Bunun haricinde ilk oynadığım zaman oyunda karşılaştığım çok ciddi bir sorun bulunuyordu. İlk on dakika boyunca hiçbir problem olmasa da sonradan oyun oynanamaz seviyeye gelecek kadar kare sayısı düşüşü sebebiyle performans kaybı yaşanıyordu. Neyse ki geliştirici ekip hızlı bir müdahale ile bu sorunu çözen bir güncelleme yayınladı. Bu sebeple geliştirici ekip en kısa süre içerisinde bu harita özelinde de bir dengeleme güncellemesi yayınlayacaktır.
Genel olarak keyifli bir oynanış sunan Necrosmith 2, tekrar oynanabilirliğiyle öne çıkmayı hedeflese de bunun için oyuna birkaç dengeleme güncellemesi ve bol bol da farklı içeriğin oyuna dahil edilmesi gerekiyor. Son haritanın inanılmaz zorluğu dışında geriye kalan iki harita bir iki denemeden sonra kolaylıkla üstünlük kurulabiliyor. Oyunu daha fazla oynamak isteseniz bile oyunda şu anda bulunan içerik azlığı ve bulunan içeriğin de kolaylığı hevesinizi kursağınızda bırakabilir.