Son zamanlarda portatif monitörler iyice ön plana çıkmaya başladı. ASUS tarafı da bu noktada oldukça iddialı bir ürün ile oyunculara kendisini sunuyor. ASUS ROG Strix XG17AHPE, sektörde taşınabilir oyuncu monitörü olarak lanse ediliyor ve 240 Hz değerlerinde çalışıp, Adaptive-sync gibi destekler sunarak oyuncuların ilgisini çekmeyi başarıyor. Peki, kağıt üzerinde göründüğü kadar güçlü bir ürün mü var karşımızda? Sonuçta, portatif bir donanımdan bahsediyoruz, geleneksel ürünlere göre mutlaka bazı kritik dezavantajlar vardır diye düşünebilirsiniz. İşte tüm bunları, sizler için hazırladığımız inceleme yazısında ortaya çıkartacağız.
ASUS ROG Strix XG17AHPE için hazırladığım bu inceleme yazısına, ürünün tasarımından bahsederek başlamak istiyorum. En azından görünüş olarak tasarım hakkında kurabileceğim en ufak bir olumsuz cümle bile yok. Ürün, inanılmaz modern, şık ve aynı zamanda da kısmen profesyonel duruyor ki ben bu tip tasarımları oldukça seviyorum. Normalde, oyuncu ürünü olunca tasarımlar ciddi anlamda abartılıyor; uzaylı teknolojisine benzetilmeye çalışılıyor her şey ama ASUS, şaşırtıcı bir şekilde bu monitörde sakin kalmayı tercih etmiş. Sadece görünüş olarak değil, verilen sağlamlık hissi ve gerçek dayanıklılık olarak da ürün ciddi anlamda etkileyici.
ASUS ROG Strix XG17AHPE, dümdüz bir ekrana sahip. Yani, eğimli bir yapısı filan yok. Ayrıca, tabletlerde kullanılan ve kendi içinde katlanabilen bir stant ile geliyor. Bu sayede zaten monitörü istediğiniz yerde tutabiliyorsunuz. Monitörü kullanmadığınız zamanlarda ise bu stant, ekrana doğru kapanıyor ve özellikle taşıma anlarında ekran koruyucusu olarak işlevsellik alabiliyor. Daha önce portatif monitör kullanmadım, bu yüzden böyle sistemler çok yaygın kullanılıyor mu, bilmiyorum ama ASUS tarafından iyi düşünülmüş tasarım kararları var cihazda. Tüm bunlara karşılık, ergonomi ne yazık ki sınıfta kalabiliyor.
Aslında, portatif monitör dendiği zaman ergonomi kategorisinde çok bir şey beklememek gerekiyor. ASUS ROG Strix XG17AHPE de zaten öyle ergonomik bir deneyim sunmaktan ciddi anlamda uzakta. Yani, ekranı kendi dilediğiniz gibi ayarlayamıyorsunuz; sadece dikey veya yatay şekilde kullanım tipini seçebiliyorsunuz. Yalnız, monitörün arkasında bir montaj yeri var. Bu sayede aslında 6.3 mm boyutlarında vida dişi kullanarak, farklı yerlere montaj edebilirsiniz. Bu noktada en yaygın seçenek üçayak olacaktır ki ASUS da resmi bir şekilde, bu monitör için bir üçayak satıyor. Bu sayede ergonomi bir tık daha yukarıya çıkabiliyor.
ASUS ROG Strix XG17AHPE sayesinde kablo derdinden kurtuluyoruz
Günlük kullandığım donanımlarda, klavye ve fare gibi, kablolardan yavaş yavaş kurtulmaya başlıyorum. ASUS ROG Strix XG17AHPE de bu duruma çok uygun bir şekilde geliyor; ürün, portatif bir oyuncu monitörü olduğu için kablo barındırmıyor. Ürün, batarya gücüyle çalışıyor ve bu da genel anlamda cihazın kalitesine olumlu bir etki bırakıyor. Yalnız, bu kalitede ciddi anlamda büyük bir eksi var, o da HDMI ve USB girişlerinin biraz oynak olması. Özellikle de gerekli kabloları taktığınız zaman kablolarla birlikte girişler de oynuyor ve bu beni ciddi anlamda rahatsız ediyor. Buna karşılık, monitörde yapı kalitesi tarafında başka hiçbir sıkıntı bulunmuyor.
Konu, görüntü kalitesi olduğu zaman ise ASUS ROG Strix XG17AHPE, yapısı tarafından geri tutuluyor. Öncelikle, en önemli noktalardan biri olan kontrast, iyi sayılabilecek bir durumda bile değil. IPS panel bulunduran bu ürün, 1000:1 kontrast değeri civarında ve Local Dimming özelliğine de sahip değil. Durum böyle olunca, siyah olan her şey gri gibi görünüyor. Ürünün kontrastı kesinlikle başarılı değil, neredeyse ortalama seviyenin biraz üstünde benim için. Bu arada, Local Dimming ile birlikte monitörde HDR desteği de bulunmuyor. SDR tarafında ise maksimum parlaklık, kontrast gibi ortalamanın biraz üstünde kalite sunuyor.
ASUS ROG Strix XG17AHPE, portatif bir monitör ve bu da demek oluyor ki cihazı birçok farklı yerde, birçok farklı ışıklandırma şartları altında kullanacaksınız. SDR tarafında maksimum parlaklığın 250 cd/m² civarında olması da güneş ışığı gibi çok parlak kaynaklardan gelen ışıklara karşı monitörün hiçbir şey yapamayacağı anlamına geliyor. Yani, ışığın çok olduğu alanlarda bu monitör, kaynakları yansıtıyor. Karanlık ortamlarda ise siyahlar, kontrast yüzünden griye dönüyor. Böyle deyince, monitörü yerin dibine sokmuş gibi görünüyorum ama tekrar etmek istiyorum: İki tarafta da ürün, neredeyse ortalama üstü bir deneyim sunuyor.
Kontrast ve maksimum parlaklık için söylediğim şeyleri, monitöre bakış açıları için de söyleyebilirim. ASUS ROG Strix XG17AHPE, çok da fazla açıyı desteklemiyor. Yani, ürüne tam ortadan değil de; sağdan, soldan, yukarıdan veya aşağıdan baktığınız zaman çok hızlı bir şekilde renkler kayboluyor. Bu, eğer monitörü tek kişi kullanacaksanız ve ona direkt merkezden bakacaksanız, sizi etkilemeyecektir. Yalnız, oyun oynarken yanınıza bir arkadaşınız filan gelecek olursa, ikiniz de renksiz bir deneyim elde edeceksiniz. Buna karşılık, renklerde neredeyse hiçbir problemin olmadığını söyleyebilirim. Yani, merkezden bakarken, HDR olmasa bile renkler harika görünüyor.
Gecikme değeri, tepki süresi ve yenileme hızı ile şaşırmaya hazır olun
Portatif monitörlerde genellikle tepki süresi problem olabiliyor. Yalnız, ASUS ROG Strix XG17AHPE bir oyuncu monitörü ve bu yüzden tepki hızının kusursuza yakın olması gerekiyor. ASUS, bu konuda kesinlikle muhteşem bir iş çıkartıyor ve maksimum yenileme hızında bile 7.4 ms gibi bir tepki süresi ölçebiliyorsunuz. Bu arada, monitörün içerisinde bu değeri etkileyebilecek 6 adet Overdrive seçeneği bulunuyor. Bunların arasında kesinlikle Overdrive 2 ve Overdrive 3, en iyi seçenekler gibi görünüyor. Monitörü, Overdrive 0 ayarında 60 Hz değerine kilitlediğiniz zaman ise tepki süresi bir tık artıyor ve 10.6 ms oluyor. Yine de bu değer bile gayet büyük bir başarı.
ASUS ROG Strix XG17AHPE, tamamen kabul edilebilir, hatta neredeyse kusursuz bir tepki süresi sunuyor. Bunun üzerine yenileme hızı tarafındaki şaşırtıcı değerler de ekleniyor. Bu monitörün ulaşabileceği maksimum yenileme hızı 240 Hz ve ayrıca cihazın doğal yenileme hızı da aynı. Hatta; Adaptive Sync, Variable Refresh Rate, FreeSync ve G-SYNC için de destek sunuluyor. Yalnız, VRR için USB-C (DP Alt-Mode) veya Micro-HDMI kullanmanız gerekiyor. Genel anlamda, 240 Hz ise HDMI ve USB-C girişleri tarafından kolaylıkla destekleniyor. Bunun sebebi ise monitörün çözünürlüğünün 4K veya 2K değil, Full HD, yani 1080p olması.
Bir diğer yanda ise ASUS ROG Strix XG17AHPE monitörünün gecikme değeri var. Yine, konu portatif bir monitör olunca oyuncuların endişelerinden biri yüksek gecikme değeri olabilir ama bu oyuncu monitörü, 240 Hz ve 1080p değerlerinde çalışırken 2.7 ms gibi bir gecikme ortaya koyuyor. 240 Hz yerine 60 Hz ile yolunuza devam ederseniz de 8.2 ms gibi bir değer görüyorsunuz. Variable Refresh Rate teknolojisini aktif hale getirdiğiniz zaman ise bu değerler yine aynı sırada 7.0 ms ve 27.3 ms olarak değişiyor. Evet, işin içine VRR girdiği zaman durumlar biraz kötü olabiliyor ama böyle bir monitörü de doğal değerlerinde, 240 Hz ve 1080p olarak deneyimlemek gerekiyor.
Tüm bunlarla birlikte, ASUS ROG Strix XG17AHPE ürününde dahili bir hoparlör bulunuyor. Bu hoparlör, portatif monitörlere göre temiz, keskin ve yüksek ses çıkartabiliyor. Bu arada, en önemli noktalardan biri olan cihazın batarya süresi de ASUS tarafından 3.5 saat olarak belirtiliyor. 7800 mAh gibi bir batarya bulunduran bu ürün, benim elimin altında da 3 saat filan dayandı. Ayrıca, paketin içerisinden de ihtiyacınız olan tüm kablolar filan çıkıyor; Micro-HDMI kablosu, güç adaptörü, USB-C kablosu ve USB-A – USB-C adaptörü veriliyor. Tüm bu kablolar ile zaten monitörü en iyi şekilde, kolaylıkla deneyimleyebiliyorsunuz.
ASUS ROG Strix XG17AHPE, en iyi portatif oyuncu monitörlerinden biri
Tüm monitörleri göz önünde bulunduracak olursanız, ASUS ROG Strix XG17AHPE kesinlikle kabul edilebilir seviyede olan bir cihaz. Yalnız, sadece portatif monitörleri ele alacak olursanız, en iyi ürünlerden bir tanesine bakıyorsunuz demektir ki böyle bir cihazı da zaten kendi kategorisindeki ürünlerle karşılaştırmanız, en doğru hareket olacaktır. Eğer sabit bir oyuncu monitörü arıyorsanız, bundan daha iyisini çok büyük bir rahatlıkla bulabilirsiniz ama portatif bir oyuncu monitörü arıyorsanız, en iyisini buldunuz demektir. Gecikme değerinin minimumda olması, tepki süresinin kabul edilebilir bir değerde olması da cabası.
ASUS ROG Strix XG17AHPE, sizi en çok yenileme hızı ile şaşırtacaktır. Daha önce de söylediğim gibi bu monitörü, 240 Hz değerlerinde kullanabiliyorsunuz ve özellikle de rekabetçi video oyunları için bu inanılmaz önemli bir değer. Belki monitörün 1080p olması sizi rahatsız edebilir ama 17 inçlik bir cihaza da 1080p zaten cuk diye oturuyor. Ayrıca yine rekabetçi oyun oynayan oyuncular, bu noktada 1080p değerini garipsemeyecektir. Günümüzdeki birçok monitörde yüksek yenileme hızlarına ulaşabilmek için çözünürlükten kesintiler yapılıyor zaten. ASUS da bu monitör ile benzer bir yol izliyor.
Performans olarak gayet memnun edici bir durumda olan ASUS ROG Strix XG17AHPE, görüntü kalitesi ile sizi bir tık hayal kırıklığında bırakabilir ama yine, sabit monitörlerle karşılaştırmadığınız zaman bu ürün yine başarılı bir görüntü ortaya koyuyor. Sonuçta, portatif monitörler de taşınabilir oldukları için bazı önemli dezavantajlara sahip. Bunlardan bir tanesini de görüntü kalitesinde görüyoruz. Ergonomik yapının zayıf olması da bu dezavantajlardan bir diğeri. Yine de ASUS, portatif oyuncu monitörü kategorisinde yeterince iyi bir iş çıkartmış gibi hissediyorum. Bunun haricindeki diğer kategorilerde ise sınıfta kalınabiliyor.
ASUS ROG Strix XG17AHPE, genel anlamda sadece oyunculara hitap edebilen bir ürün. Yani, portatif bir monitör diye bu cihazı günlük kullanım için kullanmak biraz abartı olabilir. Ofis kullanımı, profesyonel medya üretimi gibi kategorilerde de bu cihaz, sizin istediğinizi veremeyebilir. Yani, bu monitörü satın alacaksanız, çoğunlukla kendisinde oyun oynamanız gerekiyor. Bu arada, oyun seanslarınızı da çok aydınlık yerlerde yapmamaya gayret edin. Malum, monitörün maksimum SDR aydınlığı pek yüksek olmadığı için ekran ciddi anlamda yansıma yapabiliyor. Bu da belki de cihazın taşınabilir olması ile ters düşüyor.